Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Önemli Açıklamalar: Üniversitelerde Uzaktan Eğitim

Siyaset 11.02.2023 - 14:58, Güncelleme: 11.02.2023 - 14:58
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Önemli Açıklamalar: Üniversitelerde Uzaktan Eğitim

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Diyarbakır'da. Erdoğan yaptığı açıklamada üniversitelerde yaza kadar uzaktan eğitim olacağını açıkladı. Askerlerin Mart ve Nisan celpleri de Mayıs'a ertelendi.

  Pazartesi günü yaşadığımız 7,7, ardından 7,6 şiddetindeki deprem felaketinden etkilenen illerimizden bir tanesi de Diyarbakır'dı. Bu depremler ülkemizin yakın hafızasındaki en büyük felaket olan 1999 Depremi'nden 3 kat daha büyük, 3 kat daha yıkıcı. Yine 1939 Erzincan Depremi'nden de çok daha geniş alanda ve çok daha yıkıcı bir afet  olarak hesaplanmaktadır. Büyüklükleri 7'nin üzerinde olan 1943 Çankırı, 1953 Çanakkale, 1944 Gerede, 1966 Varto, 1967 Mudurnu, 1970 Gediz, 1976 Muradiye depremlerini de bu depremin yıkıcılığıyla mukayese etmek mümkün değildir. Art arda meydana gelen bu iki depremin kendileri bir yana, artçıları dahi ülkemiz deprem envanterinde oldukça üst sıralarda yer alacak seviyededir. Şehirlerimize yaptığımız ziyaretlerde gördüklerimiz ve dinlediklerimiz Türkiye’nin nasıl büyük bir felaketle karşı karşıya olduğunun ispatıdır. Dünyanın önde gelen bilim insanları da ülkemizin yaşadığı depremin büyüklüğü ve yıkıcılığı konusunda hemfikirdir. Asrın felaketi olarak nitelenen bu deprem, nerdeyse 1000 kilometrelik bir alanda hissedilmesine rağmen asıl 500 kilometrelik bir alanda yıkıma yol açmıştır. Depremin yıkıma yol açtığı şehirlerimiz 13,5 milyon insanımıza ev sahipliği yapıyor. Sarsıntıların hissedildiği, dolayısıyla insanlarımızın deprem tedirginliği yaşadığı mücavir şehirlerle birlikte bu rakam 20 milyona yaklaşıyor. Fay hatlarına yakın bölgelerdeki yerleşim yerlerimizin kimi yerlerinde neredeyse taş üstünde taş kalmadı desek yeridir. Arazilerde oluşan devasa yarıklar karayollarını ve demir yollarını ince bir tel gibi bırakan kaymalar, depremin şiddetinin de işaretleridir. İkinci deprem gündüz yaşanması sebebiyle nispeten daha az can kaybına yol açtı. Ama ilk depremdeki hasarlı binaları tümden yıkarak hasarın ciddi şekilde artmasına yol açmıştır. Yıkılan binaların yanı sıra sayılarını yüz binlerle ifade edebileceğimiz binada hasarları sebebiyle oturulamaz hale gelmiştir. Şu ana kadar deprem bölgesindeki toplam can kaybı 21 bin 43'e ulaşmıştır. Ayrıca 80 bin 97 insanımız da yaralı olarak kurtarılmıştır. Bu depremde maalesef Diyarbakır'da 7'si tamamen yıkık 320'ye yakın bina kullanılamaz hale gelmiş, 255 kardeşimiz vefat etmiş, 901 kardeşimiz yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştır.    
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Diyarbakır'da. Erdoğan yaptığı açıklamada üniversitelerde yaza kadar uzaktan eğitim olacağını açıkladı. Askerlerin Mart ve Nisan celpleri de Mayıs'a ertelendi.

 

Pazartesi günü yaşadığımız 7,7, ardından 7,6 şiddetindeki deprem felaketinden etkilenen illerimizden bir tanesi de Diyarbakır'dı. Bu depremler ülkemizin yakın hafızasındaki en büyük felaket olan 1999 Depremi'nden 3 kat daha büyük, 3 kat daha yıkıcı. Yine 1939 Erzincan Depremi'nden de çok daha geniş alanda ve çok daha yıkıcı bir afet  olarak hesaplanmaktadır. Büyüklükleri 7'nin üzerinde olan 1943 Çankırı, 1953 Çanakkale, 1944 Gerede, 1966 Varto, 1967 Mudurnu, 1970 Gediz, 1976 Muradiye depremlerini de bu depremin yıkıcılığıyla mukayese etmek mümkün değildir. Art arda meydana gelen bu iki depremin kendileri bir yana, artçıları dahi ülkemiz deprem envanterinde oldukça üst sıralarda yer alacak seviyededir. Şehirlerimize yaptığımız ziyaretlerde gördüklerimiz ve dinlediklerimiz Türkiye’nin nasıl büyük bir felaketle karşı karşıya olduğunun ispatıdır.

Dünyanın önde gelen bilim insanları da ülkemizin yaşadığı depremin büyüklüğü ve yıkıcılığı konusunda hemfikirdir. Asrın felaketi olarak nitelenen bu deprem, nerdeyse 1000 kilometrelik bir alanda hissedilmesine rağmen asıl 500 kilometrelik bir alanda yıkıma yol açmıştır. Depremin yıkıma yol açtığı şehirlerimiz 13,5 milyon insanımıza ev sahipliği yapıyor. Sarsıntıların hissedildiği, dolayısıyla insanlarımızın deprem tedirginliği yaşadığı mücavir şehirlerle birlikte bu rakam 20 milyona yaklaşıyor.

Fay hatlarına yakın bölgelerdeki yerleşim yerlerimizin kimi yerlerinde neredeyse taş üstünde taş kalmadı desek yeridir. Arazilerde oluşan devasa yarıklar karayollarını ve demir yollarını ince bir tel gibi bırakan kaymalar, depremin şiddetinin de işaretleridir.

İkinci deprem gündüz yaşanması sebebiyle nispeten daha az can kaybına yol açtı. Ama ilk depremdeki hasarlı binaları tümden yıkarak hasarın ciddi şekilde artmasına yol açmıştır. Yıkılan binaların yanı sıra sayılarını yüz binlerle ifade edebileceğimiz binada hasarları sebebiyle oturulamaz hale gelmiştir. Şu ana kadar deprem bölgesindeki toplam can kaybı 21 bin 43'e ulaşmıştır. Ayrıca 80 bin 97 insanımız da yaralı olarak kurtarılmıştır. Bu depremde maalesef Diyarbakır'da 7'si tamamen yıkık 320'ye yakın bina kullanılamaz hale gelmiş, 255 kardeşimiz vefat etmiş, 901 kardeşimiz yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştır.

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yerelvanhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

van haber