ibrahim Yertürk
Köşe Yazarı
ibrahim Yertürk
 

Sanal Âlemde Dijital Manipülasyon ve Şeytani Organizasyon

Manipülasyon; kişinin iradesi dışında ve herhangi bir talebi olmaksızın, başka kişi veya yapılar tarafından düşünce, tutum veya davranışlarının yönlendirilmesi süreci olarak tanımlanabilir.  Günümüzde dijital platformlarda dolaşıma giren içerikler çoğunlukla belirli çıkarları gözetmekte ve kullanıcıları fark ettirmeden belirli yönelimlere sevk etmektedir. Bulundurdukları hile, çarpıtma ve yanıltıcı unsurlar nedeniyle, bu tür içeriklerin masum olduklarını söylemek mümkün değildir. Sosyal medya, geleneksel medya araçlarının (televizyon, radyo vb.) kartelleşmiş yapısından farklı olarak, dileyen herkese düşük maliyetle içerik üretme ve yayma imkânı tanımaktadır. Bu durum, bilgi üretimi ve dolaşımını herkese yayıp kolaylaştırırken aynı zamanda manipülasyon riskini de artırmaktadır. Sosyal medya içerikleri, bireylerin zihinsel ve duygusal yapısını hedef alarak onları belirli yönelimlere doğru sürükleyebilmektedir. İnsanlık tarihine bakıldığında, manipülasyonun ilk örneği olarak şeytanın Hz. Âdem ve Hz. Havva’ya yönelik telkinlerini gösterebiliriz. Kur’an-ı Kerim’de anlatıldığı üzere şeytan, onları yasak ağaca yaklaşmaya ikna ederken, ebedîlik vaadinde bulunmuş ve kendisini bir öğüt verici olarak tanıtmıştır. Bu olayı, ilk manipülatif söylem örneği olarak değerlendirebiliriz. Ne var ki, günümüzde bu tür yönlendirme teknikleri, şeytanî çağrışımların ötesine geçerek insan eliyle çok daha profesyonel, karmaşık ve ahlaki kaygılardan uzak biçimlerde uygulanmaktadır. Son dönemde, yapay zekâ ve dijital montaj teknolojileri kullanılarak üretilen ses ve görüntü içerikleriyle, tanınmış kişilerin itibarlarının zedelendiği, kamuoyunun yanıltıldığı pek çok örnek yaşanmaktadır. Sıkça rastladığımız; iş insanı, sanatçı, sporcu veya siyasetçilerin görüntü ve seslerini kullanarak dolandırıcılık yapanların ürettikleri içerikler hakikaten şeytana pabucunu ters giydiren türden. Her gün birileri çıkıp kamuoyuna ‘bakın o videodaki kişi ben değilim, o ses benim değil’ veya ‘benim görüntüm başka bir sesle birleştirilmiş’ diye masumiyetini kanıtlama çabası ile çırpınırken, atı alan manipülatör, Üsküdar’ı çoktan geçerek hedefine ulaşmış oluyor. Bu noktada kullanıcı olarak kendimize şu soruyu sormamız önemlidir: “Bu içerik, benim bilinçaltıma hangi değer ya da düşünceyi yerleştirmeye çalışıyor?” Çünkü dijital ortamda sunulan hiçbir hizmet ya da içerik tamamen karşılıksız değildir. Özellikle “ücretsiz” olarak sunulan dijital uygulamaların ve sosyal medya platformlarının arkasında çoğu zaman belirli bir ideolojik, ticari ya da kültürel değer aktarımı hedeflenmektedir.  Şeytanlaşmış insanlar ve yapılar, dijital içerikler yoluyla sistemli ve organize bir biçimde zihin dünyamıza sızmaktadır. Bu durum, bireysel ve toplumsal düzeyde ciddi bir ahlaki aşınmayı ve yozlaşmayı beraberinde getirmektedir. Kullandığımız her dijital araç ve platform, kullanıcı farkındalığından bağımsız olarak belirli değerleri taşıyıp aktarmaktadır. Bu değerler zamanla düşünce yapımızı dönüştürmekte ve alışkanlıklarımızı şekillendirmektedir. Sonuçta bizi sürekli kendi çizgisine doğru sürüklemektedir. Bir süre sonra şöyle bir dönüp kendi halimize baktığımızda ilk değerlerimizin çizgisi ile şimdi durduğumuz yerin çok zıt bir yönde ve uzak olduğunu fark ederiz. Son pişmanlık fayda vermeyecektir. Çünkü yeni değerlerin verdiği sanal rahatlık ve konfordan pek de vazgeçemeyiz. Yeni alışkanlıklarımızın etkisiyle eski değerlerimize yeniden dönmek zor gelecektir.  Şeytan ilk manipülatördür, doğru. Fakat artık yalnız değil, şeytanlaşmış insanlarla organize bir şekilde durmadan, sosyal medya içeriklerini her an her türlü manipülasyon araçlarıyla aklımıza, zihnimize, kalbimize akıtarak verdiği sanal hazla dünyamızı da cehenneme çevirmeye çalışıyor. Dolayısıyla, dijital içeriklere karşı eleştirel bir bilinç geliştirmek, bireyin etik sorumluluğu kadar toplumsal huzurun da gereğidir. Aman dikkat, cennetten çıkmamıza sebep olan manipülasyonlar dünyamızı da cehenneme çevirmesin.
Ekleme Tarihi: 17 May 2025 - Saturday

Sanal Âlemde Dijital Manipülasyon ve Şeytani Organizasyon

Manipülasyon; kişinin iradesi dışında ve herhangi bir talebi olmaksızın, başka kişi veya yapılar tarafından düşünce, tutum veya davranışlarının yönlendirilmesi süreci olarak tanımlanabilir. 

Günümüzde dijital platformlarda dolaşıma giren içerikler çoğunlukla belirli çıkarları gözetmekte ve kullanıcıları fark ettirmeden belirli yönelimlere sevk etmektedir. Bulundurdukları hile, çarpıtma ve yanıltıcı unsurlar nedeniyle, bu tür içeriklerin masum olduklarını söylemek mümkün değildir. Sosyal medya, geleneksel medya araçlarının (televizyon, radyo vb.) kartelleşmiş yapısından farklı olarak, dileyen herkese düşük maliyetle içerik üretme ve yayma imkânı tanımaktadır. Bu durum, bilgi üretimi ve dolaşımını herkese yayıp kolaylaştırırken aynı zamanda manipülasyon riskini de artırmaktadır. Sosyal medya içerikleri, bireylerin zihinsel ve duygusal yapısını hedef alarak onları belirli yönelimlere doğru sürükleyebilmektedir.

İnsanlık tarihine bakıldığında, manipülasyonun ilk örneği olarak şeytanın Hz. Âdem ve Hz. Havva’ya yönelik telkinlerini gösterebiliriz. Kur’an-ı Kerim’de anlatıldığı üzere şeytan, onları yasak ağaca yaklaşmaya ikna ederken, ebedîlik vaadinde bulunmuş ve kendisini bir öğüt verici olarak tanıtmıştır. Bu olayı, ilk manipülatif söylem örneği olarak değerlendirebiliriz.

Ne var ki, günümüzde bu tür yönlendirme teknikleri, şeytanî çağrışımların ötesine geçerek insan eliyle çok daha profesyonel, karmaşık ve ahlaki kaygılardan uzak biçimlerde uygulanmaktadır. Son dönemde, yapay zekâ ve dijital montaj teknolojileri kullanılarak üretilen ses ve görüntü içerikleriyle, tanınmış kişilerin itibarlarının zedelendiği, kamuoyunun yanıltıldığı pek çok örnek yaşanmaktadır. Sıkça rastladığımız; iş insanı, sanatçı, sporcu veya siyasetçilerin görüntü ve seslerini kullanarak dolandırıcılık yapanların ürettikleri içerikler hakikaten şeytana pabucunu ters giydiren türden. Her gün birileri çıkıp kamuoyuna ‘bakın o videodaki kişi ben değilim, o ses benim değil’ veya ‘benim görüntüm başka bir sesle birleştirilmiş’ diye masumiyetini kanıtlama çabası ile çırpınırken, atı alan manipülatör, Üsküdar’ı çoktan geçerek hedefine ulaşmış oluyor.

Bu noktada kullanıcı olarak kendimize şu soruyu sormamız önemlidir: “Bu içerik, benim bilinçaltıma hangi değer ya da düşünceyi yerleştirmeye çalışıyor?” Çünkü dijital ortamda sunulan hiçbir hizmet ya da içerik tamamen karşılıksız değildir. Özellikle “ücretsiz” olarak sunulan dijital uygulamaların ve sosyal medya platformlarının arkasında çoğu zaman belirli bir ideolojik, ticari ya da kültürel değer aktarımı hedeflenmektedir. 

Şeytanlaşmış insanlar ve yapılar, dijital içerikler yoluyla sistemli ve organize bir biçimde zihin dünyamıza sızmaktadır. Bu durum, bireysel ve toplumsal düzeyde ciddi bir ahlaki aşınmayı ve yozlaşmayı beraberinde getirmektedir. Kullandığımız her dijital araç ve platform, kullanıcı farkındalığından bağımsız olarak belirli değerleri taşıyıp aktarmaktadır. Bu değerler zamanla düşünce yapımızı dönüştürmekte ve alışkanlıklarımızı şekillendirmektedir.

Sonuçta bizi sürekli kendi çizgisine doğru sürüklemektedir. Bir süre sonra şöyle bir dönüp kendi halimize baktığımızda ilk değerlerimizin çizgisi ile şimdi durduğumuz yerin çok zıt bir yönde ve uzak olduğunu fark ederiz. Son pişmanlık fayda vermeyecektir. Çünkü yeni değerlerin verdiği sanal rahatlık ve konfordan pek de vazgeçemeyiz. Yeni alışkanlıklarımızın etkisiyle eski değerlerimize yeniden dönmek zor gelecektir. 

Şeytan ilk manipülatördür, doğru. Fakat artık yalnız değil, şeytanlaşmış insanlarla organize bir şekilde durmadan, sosyal medya içeriklerini her an her türlü manipülasyon araçlarıyla aklımıza, zihnimize, kalbimize akıtarak verdiği sanal hazla dünyamızı da cehenneme çevirmeye çalışıyor.

Dolayısıyla, dijital içeriklere karşı eleştirel bir bilinç geliştirmek, bireyin etik sorumluluğu kadar toplumsal huzurun da gereğidir. Aman dikkat, cennetten çıkmamıza sebep olan manipülasyonlar dünyamızı da cehenneme çevirmesin.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yerelvanhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

van haber